SATRANÇ ÖĞRENİN
Satranç nasıl oynanır? derslerimizle sade anlatımla video ve yazıları takip etmek için hemen sitemizi ziyaret edin.
21 Şubat 2015 Cumartesi
youtubede nasıl kanal açılır
<iframe width="640" height="390" src="https://www.youtube.com/embed/7sIX0Zve38w" frameborder="0" allowfullscreen></iframe>
30 Ocak 2015 Cuma
PİYON TERFİSİ
Piyonlar daima ileri doğru hareket eder demiştik. Pekiyi beyaz
piyonlar 8’inci yataya, siyah piyonlar 1’inci yataya erişince ne olacak?
Kendileri açısından “Son yataya” erişen piyonlar terfi hakkı elde ederler. “Son
yataya” erişen piyonlar, piyon olarak kalamazlar, ikinci bir şah da olamazlar,
kesinlikle bir başka taşa dönüşmek zorundadırlar. Son yataya erişen
“kahramanımız” at, fil, kale, ya da vezir olarak oyuna geri dönmek zorundadır.
Hangi taşa dönüşeceği, en çok hangi taşa gereksinim olduğu sorusunun yanıtı
olarak tespit edilir. En güçlü taş vezir olmakla birlikte, terfi edecek piyonu ille
de vezir yapmak her zaman haklı değildir. Ata terfi etmek gerekirken vezire
terfi ettiği için kaybedilen oyunlar vardır. Bu nedenle oyunun gereksinimi ne
ise, o taşa terfi etmek gerekir.
ŞAHIN ŞAHA KARŞI HAREKETİ
Şahlarımız her yöne birer kare hareket edebildiklerine göre, kendi
çevrelerindeki kareleri tehdit ediyor ve aynı zamanda rakip taşlara karşı da
koruyor demektir. Bu durumda iki şah yan yana, üst üste ve çapraz olarak
birbirine komşu karelerde bulunamazlar demektir. Çünkü şahlar asla tehdit altında
kalamazlar. Şahımız tehdit altında iken bu tehdidi görmezden gelen bir başka
hamle yapamayız. Şah tehdit altında iken yapacağımız hamle, kesinkes bu tehdidi
ortadan kaldıracak bir hamle olmak zorundadır.
Buradan şu sonucu da çıkarmış olmalıyız ki; şahımızı tehdit
altında bırakacak bir hamleyi asla yapamayız. Yaparsak ne olur? – İmkansız
hamle olur!...
SATRANÇTA BERABERLİK
Yaşamda olduğu gibi her savaşım yengi ile
sonuçlanmaz. Yenişmezlikler de sonuçlardan biridir. Satrançta da bir taraf
açısından üç sonuç vardır; yengi, yenilgi, beraberlik.
Satrançta 5 tür
beraberlikten söz edebiliriz:
1- Yetersiz
güç ya da “ölü konum” beraberliği:
Oyun sonunda tarafların birbirlerini mat
edecek taşları kalmamışsa, bu oyun berabere bitmiş sayılır. İki yalnız şah ölü
konuma ulaşmış demektir. Yalnız şaha karşı şah at, şah fil de ölü konumdur. Her
iki tarafın aynı renk birer fille kalması da ölü konumdur. Diğer konumlarda bir
tarafın yanlış oynama olasılığına karşı mat durumu “teorik olarak” vardır.
2- Pat:
Şah tehdit edilmeksizin yapabileceği bir
hamle yok ise oyun “pat” olmuştur. Pat olan oyun tarafların maddi üstünlüğüne
bakılmaksızın berabere bitmiş sayılır.
“Mat” ve “ Pat” kavramları yeni
başlayanlar arasında “at’larından” ve kısmi konumsal benzerliklerinden olsa
gerek, birbiriyle karıştırılmaktadır. 3/2 oranında birbirine benzer bu
kavramlar. Hem sözcük olarak “iki harfi” ortaktır, hem de her iki konumda da
şahların kendilerinin ve diğer taşlarının oynanabilecek hamleleri yoktur. Ancak
mat durumunda şaha tehdit varken/ pat durumunda şaha tehdit yoktur. Aradaki tek
fark, tehdit farkıdır.
3- Üç
Konum Tekrarı:
Oyun süresince tahtada aynı konum üç kez
oluşmuşsa, taraflardan birinin isteği üzerine, hakem kararıyla oyun berabere
ilan edilir. Beraberliği isteyen oyuncu hamlesini notasyon kağıdına yazar, ama
hamleyi yapmadan önce elini kaldırarak hakemi çağırıp; “yapacağım bu hamle ile
üç konum tekrar edilmiş olacaktır, beraberlik istiyorum” demek zorundadır.
Üç konum tekrarı oyunun değişik
zamanlarında oluşabileceği gibi, ardı ardına hamleler yoluyla da olabilir.
Böylece “hamle tekrarı” yoluyla üç konum gerçekleşmiş olur.
4- 50
Hamle Beraberliği:
Oyundaki son 50 hamle içerisinde hiç piyon
sürülmemiş, hiç taş kırışılmamış ise bir tarafın isteği üzerine hakem oyunu
berabere ilan eder. Ancak burada da beraberlik isteyen oyuncu, yapacağı hamleyi
kağıda yazar ve hamlesini yapmadan önce saati durdurur ve hakemi çağırır. Hakem
gerekli incelemeyi notasyona bakarak yapar ve sav doğru ise oyunu berabere
bitirir.
5-Anlaşmalı
Beraberlik:
İlk hamleden sonraki bir aşamada, bir
tarafın rakibine beraberlik teklif etmesi ve rakibin kabul etmesi sonunda oyun
berabere biter.
SATRANÇ SPORUNUN İNSANA KATTIKLARI
Öncelikle tüm enerjisini (Fiziksel ve psikolojik) bir konuya
yönlendirme ve yoğunlaştırma becerisini kazandırır.
Bu sporu birlikte yaptığı kişi, hem bir dost ve arkadaş, hem de sportmence mücadele edilerek alt edilmesi gereken bir rakiptir. Bu iki kişi birlikte bir sanat eseri yapmaya karar vermiş iki sanatçıdır bir bakıma. İkisi de bu uğraştan büyük zevk alırlar. Farklı sayı ve işlevlerdeki figürleri(taşları) kullanarak, bir amaca (rakip şahı mat etmeye) yönelik kombinezonlar insana bir orkestra şefi duygusunu yaşatır.
Bu figürlerin en güçsüzü bile önemlidir. Amaca ulaşmada her figür her an gücünün üstünde görevler üstlenebilir. Ummadık taş baş yarar. Demir kapılı, saz kapılıya muhtaçtır. Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez, atasözleri satranç sporuna çok yakışır. Çünkü en önemsiz bir er amaca ulaşmada çok önemli görev alabilir. Mata ulaşmak için vezir bile feda edilebilir.Bir satranç oyunu açılış, oyun ortası ve oyun sonu bölümlerinden oluşur. Bu aşamaların temel ilkelerini ön hazırlık yaparak öğrenmek gerekir. Sportif başarı, için diğer sporlar gibi çok emek isteyen bir spordur.
Satranççı oyun sırasında onu başarıya götürecek bir plan yapar. Her hamleden sonra bu planı değerlendirerek, gerekirse değişiklik yapar. Bu düşünme, analitik bir disiplin alışkanlığını kazandırır. Satranççı karşılaşmada yaptığı her hamleyi yazarak belgelendirir. Bu da, yazılı belgenin söze üstünlüğüne bir örnektir. Aynı zamanda her iki satranççıya verilen eşit süre (satranç saati ile) zamanın doğru değerlendirilmesi becerisini kazandırır.
Hızlı yapılan hamlelerin gücü düşer, uzun süre düşünülerek yapılan hamleler verilen sürenin bitmesine, dolayısıyla yenilgiye yol açar. Satranççı başlangıçtaki denkliği(iki satranççının da figürleri dolayısıyla güçleri başlangıçta eşittir.) zaman içinde üstünlüğe dönüştürebilir. Bu durumda kazanıyorum duygusuna kapılırsa üstünlüğünü dolayısıyla moralini yitirebilir. Bu yüzden satranççılar, başarıyı korumak, başarmaktan zordur ilkesini unutmamalıdır.
Bazen başlangıçtaki denge kendisi için olumsuz olarak bozulabilir. Bu durumda da yılgınlığa düşmeyip direncini sürdürmelidir.Satranç 70 &ndash 80 yıllık bir ömrün 70 &ndash 80 hamleye indirgenmiş bir özetidir.
Ülkemizin sorunları ,yöneticilerde düşünce tekniği yeterince gelişmediği için gün geçtikçe artmakta ve çözümleri güçleşmektedir. Bu duruma olumlu bir katkımız olsun isteği ile Satranç eğitimini önemsiyoruz. Dileğimiz Gambit Satranç Merkezi benzeri kuruluşların çoğalıp yayılmasıdır.
Merkezimizde her yaş için Satranç eğitimi verilmektedir. 4 yaşında da 50 yaşında da öğrencimiz vardır. Eğitim ücret uygulamamızda kar etmekten önce Gambit Satranç Merkezinin yaşamasını sürdürmektir.
Şimdi de annelere, babalara ,dedelere ,anneanne,babaannelere bir sözümüz var Gambit Satranç Merkezi çocuklarınız torunlarınız ve sizin için kurulmuştur. Öğrencimiz olmasanızda geliniz görünüz bir çayımızı içiniz. 2005 - 2006 eğitim öğretim yılında Satranç İlköğretim Okullarında seçmeli ders olmuştur. Beklentimiz bundan sonra Satranç Toplumumuzun gündeminde daha çok yer alacaktır.
Satranç Eğitiminin başlangıç yaşı 5 tir. Bu yaşta resim yapabilen, piyano çalabilen neden Satranç öğrenemesin, yeter ki Satranç eğitimcisi çocuk psikolojisini bilsin ve bu yönde davransın Gambit Satranç Merkezi olarak bizim ölçümüz şudur : çocuk portakal, muz, ceviz, incir, elma, zeytin vb. 6 değişik meyveyi bir birinden ayırt edip nasıl yeneceğini biliyorsa Satranç öğrenebilir.
Küçüklerin turnuvalara katılmalarında ölçülü davranmak uygun olur. Sporda her sonucun olağanlığı anlatılmalı onların bu olgunluğa erişesi sağlandıktan sonra turnuvalara yönlendirilmelidir. Buna özen gösterilmezse onların satrançtan ,dolayısıyla yararlarından uzaklaşmasına yol açılmış olur.
Bu sporu birlikte yaptığı kişi, hem bir dost ve arkadaş, hem de sportmence mücadele edilerek alt edilmesi gereken bir rakiptir. Bu iki kişi birlikte bir sanat eseri yapmaya karar vermiş iki sanatçıdır bir bakıma. İkisi de bu uğraştan büyük zevk alırlar. Farklı sayı ve işlevlerdeki figürleri(taşları) kullanarak, bir amaca (rakip şahı mat etmeye) yönelik kombinezonlar insana bir orkestra şefi duygusunu yaşatır.
Bu figürlerin en güçsüzü bile önemlidir. Amaca ulaşmada her figür her an gücünün üstünde görevler üstlenebilir. Ummadık taş baş yarar. Demir kapılı, saz kapılıya muhtaçtır. Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez, atasözleri satranç sporuna çok yakışır. Çünkü en önemsiz bir er amaca ulaşmada çok önemli görev alabilir. Mata ulaşmak için vezir bile feda edilebilir.Bir satranç oyunu açılış, oyun ortası ve oyun sonu bölümlerinden oluşur. Bu aşamaların temel ilkelerini ön hazırlık yaparak öğrenmek gerekir. Sportif başarı, için diğer sporlar gibi çok emek isteyen bir spordur.
Satranççı oyun sırasında onu başarıya götürecek bir plan yapar. Her hamleden sonra bu planı değerlendirerek, gerekirse değişiklik yapar. Bu düşünme, analitik bir disiplin alışkanlığını kazandırır. Satranççı karşılaşmada yaptığı her hamleyi yazarak belgelendirir. Bu da, yazılı belgenin söze üstünlüğüne bir örnektir. Aynı zamanda her iki satranççıya verilen eşit süre (satranç saati ile) zamanın doğru değerlendirilmesi becerisini kazandırır.
Hızlı yapılan hamlelerin gücü düşer, uzun süre düşünülerek yapılan hamleler verilen sürenin bitmesine, dolayısıyla yenilgiye yol açar. Satranççı başlangıçtaki denkliği(iki satranççının da figürleri dolayısıyla güçleri başlangıçta eşittir.) zaman içinde üstünlüğe dönüştürebilir. Bu durumda kazanıyorum duygusuna kapılırsa üstünlüğünü dolayısıyla moralini yitirebilir. Bu yüzden satranççılar, başarıyı korumak, başarmaktan zordur ilkesini unutmamalıdır.
Bazen başlangıçtaki denge kendisi için olumsuz olarak bozulabilir. Bu durumda da yılgınlığa düşmeyip direncini sürdürmelidir.Satranç 70 &ndash 80 yıllık bir ömrün 70 &ndash 80 hamleye indirgenmiş bir özetidir.
Ülkemizin sorunları ,yöneticilerde düşünce tekniği yeterince gelişmediği için gün geçtikçe artmakta ve çözümleri güçleşmektedir. Bu duruma olumlu bir katkımız olsun isteği ile Satranç eğitimini önemsiyoruz. Dileğimiz Gambit Satranç Merkezi benzeri kuruluşların çoğalıp yayılmasıdır.
Merkezimizde her yaş için Satranç eğitimi verilmektedir. 4 yaşında da 50 yaşında da öğrencimiz vardır. Eğitim ücret uygulamamızda kar etmekten önce Gambit Satranç Merkezinin yaşamasını sürdürmektir.
Şimdi de annelere, babalara ,dedelere ,anneanne,babaannelere bir sözümüz var Gambit Satranç Merkezi çocuklarınız torunlarınız ve sizin için kurulmuştur. Öğrencimiz olmasanızda geliniz görünüz bir çayımızı içiniz. 2005 - 2006 eğitim öğretim yılında Satranç İlköğretim Okullarında seçmeli ders olmuştur. Beklentimiz bundan sonra Satranç Toplumumuzun gündeminde daha çok yer alacaktır.
Satranç Eğitiminin başlangıç yaşı 5 tir. Bu yaşta resim yapabilen, piyano çalabilen neden Satranç öğrenemesin, yeter ki Satranç eğitimcisi çocuk psikolojisini bilsin ve bu yönde davransın Gambit Satranç Merkezi olarak bizim ölçümüz şudur : çocuk portakal, muz, ceviz, incir, elma, zeytin vb. 6 değişik meyveyi bir birinden ayırt edip nasıl yeneceğini biliyorsa Satranç öğrenebilir.
Küçüklerin turnuvalara katılmalarında ölçülü davranmak uygun olur. Sporda her sonucun olağanlığı anlatılmalı onların bu olgunluğa erişesi sağlandıktan sonra turnuvalara yönlendirilmelidir. Buna özen gösterilmezse onların satrançtan ,dolayısıyla yararlarından uzaklaşmasına yol açılmış olur.
SATRANÇTA AÇILIŞ PRENSİPLERİ
11. Unutmayın ki bu kurallar başta oyunu iyi bir şekilde sürdürmenize yardımcı olabilecek kurallardır. Bu kurallara uymamanız gereken pek çok özel hal olabilir. Örneğin taş kazanmak veya mat etmek gibi. Ama önemli olan istisnaları öğrenmeden temel kuralları öğrenmektedir.
12. Son
olarak. Son 500 yılda, dünyanın en iyi oyuncuları satranca en iyi şekilde nasıl
başlanacağını araştırmışlardır. Bu uzmanlar binlerce kitap yazmışlardır. Bu seviyede
bu kitaplar sizin için anlaşılması zordur. Fakat bu siteyi dolaşırsanız yararlı
pek çok şey bulabilirsiniz.
29 Ocak 2015 Perşembe
SATRANÇ KURALLARI
Madde 1: Satrancın Esasları
1.1. Satranç oyunu, ‘Satranç Tahtası’ diye adlandırılan kare şeklinde bir alan üzerinde iki rakip arasında taşları sırayla oynatılmasıyla oynanır. Oyunu beyaz taşlarla oynayan oyuncu başlatır. Rakibi hamlesini yapmış olan taraf ‘hamle de’dir.
1.2. Her iki tarafın da amacı, rakip şahın kurallara uygun bir hamleyle yenmekten kurtulması mümkün olmayana dek rakip şaha saldırmaktır. Bunu başaran taraf rakibini ‘ Şah-Mat’ yapmış demektir ve oyunu kazanır. Mat olan taraf oyunu kaybeder.
1.3. Her iki taraf için de Şah-Mat yapmak mümkün değilse oyun berabere biter.
Madde 2: Tahta Üzerinde Taşların Başlangıç Konumu
2.1. Satranç tahtası çizgili 64 (8x8) eşit kareden oluşur ve kareleri sırayla açık (beyaz) ve koyu (siyah) renktedir.
Satranç tahtası iki rakip arasına beyaz renkli köşe karesi sağ tarafta olacak şekilde yerleştirilir.
2.2. Başlangıçta bir taraf 16 adet açık renkli (beyaz), diğer taraf 16 adet koyu renkli (siyah) taşa sahiptir.
Madde 3: Taşların Hareketleri
3.1. Hiç bir taş aynı renkte başka bir taşın bulunduğu bir kareye gidemez. Eğer bir taş rakip bir taşın olduğu kareye giderse, rakip taş yenmiş olur ve tahta dışına çıkar. 3.2-3.8 maddelerinde tarif edilen hareketlere göre rakip taşı yeme imkanı varsa, yiyecek olan taş bu kareye saldırıyor demektir.
3.2. Fil bulunduğu karenin çaprazlarında herhangi bir kareye gidebilir.
3.3. Kale bulunduğu karenin dikey ve yataylarında herhangi bir kareye gidebilir.
3.4. Vezir bulunduğu karenin dikey, yatay ve çaprazlarında herhangi bir kareye gidebilir.
3.5. Fil, kale veya vezirle bu hamleler yapılırken, hamle yolu üzerinde bulunan bir taşın üzerinden atlanamaz.
3.6. At yatay, dikey ya da çapraz yönde olmamak şartıyla bulunduğu kareye en yakın karelerden birine gidebilir. Madde 3.1 göz önüne alındığında, hamlesini yapan bir at bitişik karelerden gidemiyor sayılır.
3.7. a) Piyon bulunduğu dikeyde önündeki boş kareye doğru ilerler, ya da,
b) İlk hareketinde, (a) paragrafında yazdığı gibi bir kare ilerleyebilir veya bulunduğu dikeyde önündeki her iki karenin de boş olması şartıyla iki kare ilerleyebilir, ya da
c) Yan dikeyde bir önünde bulunan (ön çaprazda) rakip taşı yiyerek bu kareye gidebilir.
d) Bir piyon ilk hareketinde iki kare ilerleyip rakip piyonla yan yana gelirse, rakip piyon bu piyonu sanki bir kare ilerlemiş gibi kabul ederek yiyebilir. Bu hak sadece ilk defasında, yani iki kare çıkışı yapılır yapılmaz geçerlidir, bu harekete ‘geçerken alma’ (en passant) denir.
1.1. Satranç oyunu, ‘Satranç Tahtası’ diye adlandırılan kare şeklinde bir alan üzerinde iki rakip arasında taşları sırayla oynatılmasıyla oynanır. Oyunu beyaz taşlarla oynayan oyuncu başlatır. Rakibi hamlesini yapmış olan taraf ‘hamle de’dir.
1.2. Her iki tarafın da amacı, rakip şahın kurallara uygun bir hamleyle yenmekten kurtulması mümkün olmayana dek rakip şaha saldırmaktır. Bunu başaran taraf rakibini ‘ Şah-Mat’ yapmış demektir ve oyunu kazanır. Mat olan taraf oyunu kaybeder.
1.3. Her iki taraf için de Şah-Mat yapmak mümkün değilse oyun berabere biter.
Madde 2: Tahta Üzerinde Taşların Başlangıç Konumu
2.1. Satranç tahtası çizgili 64 (8x8) eşit kareden oluşur ve kareleri sırayla açık (beyaz) ve koyu (siyah) renktedir.
Satranç tahtası iki rakip arasına beyaz renkli köşe karesi sağ tarafta olacak şekilde yerleştirilir.
2.2. Başlangıçta bir taraf 16 adet açık renkli (beyaz), diğer taraf 16 adet koyu renkli (siyah) taşa sahiptir.
Madde 3: Taşların Hareketleri
3.1. Hiç bir taş aynı renkte başka bir taşın bulunduğu bir kareye gidemez. Eğer bir taş rakip bir taşın olduğu kareye giderse, rakip taş yenmiş olur ve tahta dışına çıkar. 3.2-3.8 maddelerinde tarif edilen hareketlere göre rakip taşı yeme imkanı varsa, yiyecek olan taş bu kareye saldırıyor demektir.
3.2. Fil bulunduğu karenin çaprazlarında herhangi bir kareye gidebilir.
3.3. Kale bulunduğu karenin dikey ve yataylarında herhangi bir kareye gidebilir.
3.4. Vezir bulunduğu karenin dikey, yatay ve çaprazlarında herhangi bir kareye gidebilir.
3.5. Fil, kale veya vezirle bu hamleler yapılırken, hamle yolu üzerinde bulunan bir taşın üzerinden atlanamaz.
3.6. At yatay, dikey ya da çapraz yönde olmamak şartıyla bulunduğu kareye en yakın karelerden birine gidebilir. Madde 3.1 göz önüne alındığında, hamlesini yapan bir at bitişik karelerden gidemiyor sayılır.
3.7. a) Piyon bulunduğu dikeyde önündeki boş kareye doğru ilerler, ya da,
b) İlk hareketinde, (a) paragrafında yazdığı gibi bir kare ilerleyebilir veya bulunduğu dikeyde önündeki her iki karenin de boş olması şartıyla iki kare ilerleyebilir, ya da
c) Yan dikeyde bir önünde bulunan (ön çaprazda) rakip taşı yiyerek bu kareye gidebilir.
d) Bir piyon ilk hareketinde iki kare ilerleyip rakip piyonla yan yana gelirse, rakip piyon bu piyonu sanki bir kare ilerlemiş gibi kabul ederek yiyebilir. Bu hak sadece ilk defasında, yani iki kare çıkışı yapılır yapılmaz geçerlidir, bu harekete ‘geçerken alma’ (en passant) denir.
e) Bir piyon
bulunduğu ilk konumdan ilerleyerek son sıraya (rakibin ilk yatayı) vardığında,
aynı hamlenin bir parçası olarak aynı renkte bir vezir, veya bir kale, veya bir
fil, veya bir at ile değiştirilir. Oyuncunun tercihi daha önce yenmiş olan
taşlarla sınırlı değildir. Bu piyon hareketine ‘terfi’ denir ve yerine konan
taş kurallara uygun olarak derhal devreye girer.
3.8. a) Şahın iki türlü hareketi vardır.
bir veya daha fazla rakip taş tarafından tehdit edilmemesi şartıyla komşu karelere gidebilir.
Rakip taşlar hareket edemiyor bile olsalar, tehdit yapıyor sayılırlar.
b) Rok. Bu şahla aynı sırada bulunan aynı renkli kalenin ortak hareketidir. Bu iki taşın hareketi tek bir hamle sayılır; şah bulunduğu kareden kaleye doğru iki kare ilerler ve ardından kale şahın üstünden atlayarak bir kare yanına (komşu kareye) konarak yapılır.
1) Şu durumlarda rok yapmak artık mümkün değildir:
- şahın durduğu, rok atarken geçeceği ve rok attığında gideceği kareler rakip taşlarca tehdit ediliyorsa, ya da
3.8. a) Şahın iki türlü hareketi vardır.
bir veya daha fazla rakip taş tarafından tehdit edilmemesi şartıyla komşu karelere gidebilir.
Rakip taşlar hareket edemiyor bile olsalar, tehdit yapıyor sayılırlar.
b) Rok. Bu şahla aynı sırada bulunan aynı renkli kalenin ortak hareketidir. Bu iki taşın hareketi tek bir hamle sayılır; şah bulunduğu kareden kaleye doğru iki kare ilerler ve ardından kale şahın üstünden atlayarak bir kare yanına (komşu kareye) konarak yapılır.
1) Şu durumlarda rok yapmak artık mümkün değildir:
- şahın durduğu, rok atarken geçeceği ve rok attığında gideceği kareler rakip taşlarca tehdit ediliyorsa, ya da
- Rok atılacak kale
ile arasında herhangi bir taş varsa.
b) Rakip taş ya da taşlar tarafından tehdit ediliyorsa, bu taş ya da taşlar hareket edemiyor bile olsalar şah tehdit altındadır. (şah çekilmiştir)
b) Rakip taş ya da taşlar tarafından tehdit ediliyorsa, bu taş ya da taşlar hareket edemiyor bile olsalar şah tehdit altındadır. (şah çekilmiştir)
Şah çekmeyi beyan
etmek zorunlu değildir.
Oyuncular şahlarını
tehdit altında bırakacak hamle yapamazlar.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)